Haberin DevamıKurtulmuş, Brezilya’nın başkenti Brazilya’da düzenlenen 10. G20 Parlamento Başkanları Zirvesi’nin (P20) “21. Yüzyılın Zorluklarına Uyum Sağlayan Küresel Yönetişimin İnşasında Parlamentolar” başlıklı üçüncü oturumunda konuştu.Dünyada insanların örneğin olarak karşı karşıya kaldığı konuların tamamını ilgilendiren uluslararası kuruluşların varlığını bildiklerini anlatan Kurtulmuş, bu kapsamdaki birçok kuruluşun varlığına rağmen dünyadaki temel sorunların çözülememesinin, bu kurumların sadece şekilden ibaret kaldıkları ve sorunları çözme yeteneklerini kaybettiğine işaret ettiğini vurguladı.Kurtulmuş, “Dolayısıyla örneğin sadece kurumların kurumsal yapılarını güçlendirmenin ötesinde yeni ve gerçekten adil, herkes için eşitlikçi bir küresel sistemin kurulabilmesi için fikirlerimizi, görüşlerimizi ortaya koyabilmektir. Bu çerçevede temel itibarıyla uluslararası kuruluşların biricik tek her birisini ele almaktan öte, uluslararası sistemin yaşamış olduğu bu çöküntünün temel nedeni üzerinde durmak zorundayız.” diye konuştu.Haberin DevamıKurumların başarılı olabilmesi için istikrar, meşruiyet ve güvencenin temel olduğunu belirten Kurtulmuş, bugün başta Birleşmiş Milletler olmak üzere dünyadaki kurumların aka çoğunluğunun bu 3 temel niteliklerini kaybettiklerini veya bu konularda ciddi şekilde erozyona uğradığını söyledi.TBMM Başkanı Kurtulmuş, şunları kaydetti:”Bugün karşılaştığımız iklim krizlerinden açlık, göçmen meselesine ve uluslararası alanda yaşanan çatışmaların çözümlenmesine kadar tüm bu sorunların çözümünde temel mesele, bu kurumların acziyetlerinin ötesinde bu kurumların paradigmalarının çökmüş olması; bu kurumları inşa eden anlayışın ortadan artık kalkmış olmasıdır. Dolayısıyla öncelikle dünya kurumlarının yeniden yapılandırılması; yeni, adil, başarılı bir küresel yönetişimin kurulabilmesi ya da yeni bir küresel siyasi mimarinin oluşabilmesi için bir paradigma zihniyet değişikliğine, bir zihniyet değişikliğine ihtiyaç olduğu açıktır. Bu çerçevede bugünkü sistemin zihniyetinde mevcut olan yanlışlıkları açıklıkla ortaya koymamız lazım ki kurulacak olan yeni sistemde bu zorluklarla karşılaşmayalım.” Haberin Devamı”DEVLETLERİN EGEMENLİKTE EŞİTLİĞİ PRENSİBİNİ ESAS ALAN BİR ANLAYIŞA İHTİYAÇ VAR” Kurtulmuş, kurulacak olan yeni sistemde aynı zorluklarla karşılaşmamak için bugünkü sistemin zihniyetinde mevcut olan yanlışlıkların açıklıkla ortaya konulması gerektiğini belirterek, “Her şeyden önce bugünkü dünya sistemi, güçlünün hakkını arayan bir sistemdir. Güçlünün her halükarda hakkının korunduğu, haklı olan şayet güçsüzse onun hakkının verilemediği bir küresel sistemle karşı karşıyayız.” diye konuştu.Bir paradigma değişikliği olacaksa bunun ilk adımının, haklı olanın hakkının korunduğu ve teslim edildiği bir sistemi kurabilmek olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:Haberin Devamı”İkinci temel meseleyse dünyada yargıç olan güçlerin, dünyanın sahibiymiş gibi davranmaktan vazgeçmeleridir. Dünya hiç kimsenin babasının malı değildir. Dünya 8 milyar insanın ortak bir şekilde yaşadığı ve mevcut olduğu evdir. İnsanların yaratılışta eşitliği prensibi ise yeni kurulacak sistemin en temel ögelerinden biri olmalıdır. Bir öbür temel husus ise dünyada güçlü devletler-hakim ve hegemon devletler/küçük devletler şeklinde bir ayrımın süratle ortadan kaldırılmasıdır. Dünyada, devletlerin egemenlikte eşitliği prensibini temel meydan bir anlayışa ihtiyaç vardır. Bu çerçevede yeni bir küresel sistemin kurulabilmesi için dünya milletleri olarak tecrübemizi birleştirmek ve olumlu sonuçlar almak zorundayız.”Haberin Devamı”İsrail’in Filistin’de 1 yılı aşkın süredir devam eden soykırımı, aka katliamları, esasında insanlığın yeni bir sistem kurması için tam anlamıyla alarm zilleri çaldırmaktadır. Artık zaman bitmiştir” ifadelerini kullanan Kurtulmuş, dünyada güçlü olanın dilediğini dilediği şekilde yapacağı bir döneme son verilmek mecburiyetinde olunduğunu vurguladı. Bunun için küresel yeni bir siyasi mimarinin başlangıcına, BM Güvenlik Konseyinin yeniden yapılandırılmasıyla başlanması gerektiğini kaydeden Kurtulmuş, sözlerini şöyle tamamladı:”Dünya, 5 ülkenin keyfine bırakılacak kadar lüzumsuz ve lüzumsuz bir anlayışa sahip olamaz. Bu çerçevede dünyada tüm milletlerin egemenliği içinde 8 milyar insanın ortak adaletini ve hakkaniyetini savunacak yeni bir sistemi kuracak, hep beraber bunun mücadelesini verecek ve öncelikli olarak BM emniyet sisteminin adalet ve hakkaniyet temelinde, dünyaya barışı ve adaleti getirebilecek şekilde yeniden dizayn edilmesini sağlamak için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Ümit ediyorum ki bu toplantılar, yeryüzünde adalete dayalı yeni bir sistemin başlangıcı için önemli konuların tartışıldığı bir platform olur.”
GÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
4 saat önceGÜNDEM
8 saat önceGÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
11 saat önceGÜNDEM
13 saat önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.