Öksüz ve yetim çocuklar emin ellerde

Haberin DevamıKAHRAMANMARAŞ merkezli depremlerin yaşandığı 6 Şubat 2023’te Hatay’da yaklaşık 25 bin şahıs hayatını kaybetti. 6 bin 868 çocuk ise annesini, babasını ya da her ikisini birdenbire kaybetti. Bu tespitin ardından Hatay Valisi Mustafa Masatlı’nın talimatıyla bir kurul oluşturuldu. Depremde öksüz, yetim kalan çocukların her türlü ihtiyaçlarının giderilmesi için ‘Yüreğimizdeki Işık’ projesi başlatıldı. 6 bin 868 öksüz, yetim çocuk 12 vali yardımcısı ve 15 kaymakam olmak üzere 27 mülki idare amirinin sorumluluklarına verildi. Çocukların ihtiyaçları, düzenli hane ziyaretleriyle belirlendi. Uzvunu kaybedenler için bir ‘protez üretim merkezi’ kurmak üzere kollar sıvandı. Öğrencilere burs desteği sağlandı. Annesiz ve babasız çocuklara kalan miras ve maddi gelirlerin suistimalinin önüne geçilmesi için de hukuki destek sağlanmasına karar verildi.Haberin DevamıHATAY BİRİNCİ SIRADAHatay Vali Yardımcısı Bekir Sıtkı Dağ, ‘Yüreğimizdeki Işık’ projesini, hane ziyaretlerindeki gözlemlerini ve öksüz yetim çocuklara nasıl el uzattıklarını şöyle anlattı:“Yaklaşık 500 çocuğumuz depremde hem annesiz hem de babasız kaldı. Hatay şu anda nüfusuna oranla Türkiye’nin öksüz yetim sayısı en fazla olan ili. Bu durumu ciddi bir handikap olarak gördük ve üstlerimize ilettik. Valimiz Mustafa Masatlı’nın talimatıyla ‘Yüreğimizdeki Işık’ projesi ortaya çıkarıldı. Projede erek öksüz, yetim çocuklarımız büyürken devlet olarak yalnız bırakmamaktı. 6 bin 868 çocuğumuz artık 27 mülki idare amirinin sorumluluğunda ve düzenli ziyaretler yapıyoruz. 6 bin 868 çocuğumuzun 5 bin 552’sine ziyaretler yaptık ve ihtiyaçlarını gidermeye devam ediyoruz. İl dışına gidip akrabalarında kalanların tespitleri için de uğraşıyoruz. Yakında, bir mobil uygulama marifetiyle ihtiyaç sahibi ailelerimizi hayırseverlerle buluşturacağız.”‘KAPIDA DOST ELİ BEKLEMEYİ BİLİYORUM’BEKİR Sıtkı Dağ, yetim büyümüş biri olarak öksüz ve yetim çocukları daha iyi anlayabileceği için Vali Mustafa Masatlı tarafından projenin başına getirildiğini söyledi ve şöyle devam etti: “Ben yetim büyüdüm, devlet tarafından okutuldum. Kapıda bir dost eli beklemenin ne demek olduğunu biliyorum. Bu sorumluluğun bilinciyle çalışmaya başladım. Çocuklarımız üniversiteyi bitirip amel kuvvet sahibi olana kadar devletin gözetimi altında olsunlar istiyoruz. Hiçbir zorluk çekmeden büyümelerine yardımcı olacağız.”