Bazen polisiye filmler ve dizilerde, katil zanlısı yakalanmamak için olay yerinde kafaları karıştıran izler bırakır. Heyecanla izlenen film veya o polisiye dizisinde yer alan başroldeki dedektif, inanılmaz zincirlere uzanan cinayetleri çözerek filmin sonuna noktayı koyar. Oysa bu film ve dizilerde yer alan katilin bu tür oyunları, birçok cinayet dosyasında da yer almıştır. Ama tuzağa düşmeyen cinayet masasının, Sherlock Holmes’ları her zaman ilginç vakaları çözerek, polis okullarında ders olabilecek soruşturmalara imza atmışlardır. İşte bunlardan biri 1995 yılında İstanbul’da yaşandı. GAYRETTEPE’NİN EN ÜST KATINDA HAREKETLİLİK VARDI Tarih yaprakları 31 Ocak 1995’i gösteriyordu. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü’nde hareketli saatler yaşanıyordu. Bunun nedeni şubenin en üst katında bulunan cinayet masasının günlerdir peşinde koştuğu bir vakayı çözerek katillerini yakalamasından kaynaklanıyordu. Kadıköy’de 2 kişiyi öldürüp 2 kişiyi yaralayan 4 kişilik bir çete çökertilmişti. Günlerdir katillerin peşinde olan cinayet masası, zanlıları kıskıvrak yakalamıştı. REKLAM AVCILAR’DAKİ İHBAR O saatlerde İstanbul Emniyeti’nin telsiz kanalı da çok hareketliydi. Emniyet içinde her birimin yer aldığı kanal farklıdır. Şubelerin yer aldığı kanalda yakalanan katillerle ilgili haberleşme yapılıyordu. Ama diğer kanalda yani merkezi kanalda, ayrı bir hareketlilik yaşanıyordu. Haber merkezi Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı bir ekibi, gelen bir ihbarın adresine yönlendirdi. Gelen ihbara göre, yalnız yaşayan 31 yaşındaki genç bir kadından haber alınamıyordu. DEHŞET VEREN GÖRÜNTÜ İlçe ekipleri kısa bir süre sonra ihbar edilen apartmana geldi. Polisi arayan bir kadın, komşusundan haber alamadığını kaç gündür göremediğini ve çalınan kapıya da cevap vermediğini söyledi. Polis birkaç kez kapıyı çaldı ancak kapının çalınmasına cevap veren yoktu. Bunun üzerine kapı çilingirle açıldı. İçeri giren polis ekipleri dehşet veren bir görüntüyle karşılaştı. Genç kadının cansız bedeni kanlar içinde yatıyordu. Artık bu görüntü, Gayrettepe’nin beyni olan cinayet masasının Sherlock Holmes’larını ilgilendirecekti. CİNAYET MASASI HIZLA OLAY YERİNE GİTTİ İlçe ekibi hemen gördüklerini haber merkezine iletti. Kısa bir süre sonra Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin bulunduğu kanalda, bir kez daha sıcak telsiz haberleşmesine başlandı. Haber merkezi bilgiyi şube müdürüne aktarırken, diğer yandan 45-46 kodlu ekibi anons ederek hızla olay yerine gidilmesini istiyordu. 45-46 kodlu ekip Mehmet Kuşoğlu, Hikmet Karasu ve Elazığlı Hüseyin’den oluşan cinayet masasının tecrübeli dedektifleriydi. 3 kişilik cinayet masası ekibi hızla olay yerine gitti. Emekli cinayet uzmanı Mehmet Kuşoğlu REKLAM “BUNU BANA YAPMAYACAKTIN” Olay yerine giden cinayet masası ekipleri hemen çalışma başlattı. İçeri girdiklerinde inanılmaz bir görüntü vardı. O dönem olaya bakan cinayet uzmanı emekli polis memuru Mehmet Kuşoğlu, o anları şöyle anlattı: “İçeri girdiğimizde. Kadını yatak odasında kanlar içinde bulduk. Ama içeride hiç aklımıza gelmeyen bir görüntü de gördük. Yatak odasındaki aynaya kırmızı rujla ‘Bunu bana yapmayacaktın M.” diye elle yazılmış bir yazıyla karşılaştık. Tabi önce kadının kimliğini kim olduğunu ne iş yaptığını, ilişkisi var mı yok mu, onu araştırırken, bir yandan eve nasıl girildiğine dair bir çalışma da yaptık. Kapıda zorlama yoktu. Kadın kafasına sert bir cisim vurularak öldürülmüştü. Olay yeri bize katilin tanıdık olduğunu ifade ediyordu. Elbette kısa bir süre içinde kadının Mustafa adında bir sevgilisi olduğunu öğrendik.” SEVGİLİSİ GÖZALTINA ALINDI Aynaya yazıyı yazan katil kendi isminin baş harfini de yazmıştı. “Bunu bana yapmayacaktın” yazısının altında kocaman büyük harfle daire içine alınmış M. harfi yazılmıştı. Bu ‘M.’ harfi Mustafa’nın baş harfi miydi? Bütün gözler kadının sevgilisi olan Mustafa’ya çevrilmişti. Mustafa, Aksaray’da yetişkin filmleri oynatan bir sinema işletiyordu. Aralarında bir şeyler mi yaşanmıştı? Katil zanlısı Mustafa mıydı? Elbette bunun cevabı Mehmet Kuşoğlu ve ekibinin yapacağı çalışmalarla ortaya çıkacaktı. Genç kadının sevgilisi ifadesi alınmak üzere emniyette götürüldü. Cinayet uzmanı Kuşoğlu, “Elbette biz sevgilisini sorgulayacaktık. Sorgulamaya götürürken şunu da düşündük. Bir katil zanlısı, olay yerine kendi adının baş harfini yazacak kadar aptal mıydı? Sanmıyorduk. Tamam bazı olaylarda katil zanlıları bir imza bırakır ama bizleri yanıltmak için bırakılmış olabiliyor. Bu da öyle bir işe benziyordu” dedi. REKLAM GAZETELERDE “KATİL YAKALANDI İTİRAF ETTİ” DENİLDİ Gündem bu genç kadının öldürülmesiyle sarsıldı. Katilin kırmızı rujla aynaya, “Bunu bana yapmayacaktın” diye yazı yazması, kamuoyunda cinayete olan merakı da arttırmıştı. Cinayet uzmanı Mehmet Kuşoğlu, olayla ilgili çalışmaya devam ederken, bir gün sonra gazeteler “Katil yakalandı”, “Katili mesajı yaktı” başlıklı haberi yaptılar. Basına göre katil zanlısı genç kadının gözaltına alınan sevgilisi Mustafa’ydı. Ancak Mehmet Kuşoğlu ve ekibi öyle düşünmüyordu. YAZI YAZDIRILDI Genç kadının sevgilisi cinayet masasında sorgulanıyordu. Sorgusunda cinayeti işlemediğini söylüyordu. Emekli polis memuru Kuşoğlu, şüphelinin sorgudaki halinin bir katili andırmadığını belirterek şunları söyledi: “Hal ve tavırları karşımızda bir katil olduğunu göstermiyordu. Birkaç gündür nerede olduğuna dair tüm tespitlerimizi yaptık. Bir yandan apartmanda herkesin ifadesinin alınması talimatını verdik. Hani görgü tanığı biri çıkar bir şüpheliyi görmüştür civarda belki diye.” Yine her ihtimale karşı genç kadının sevgilisi Mustafa’ya kalem kağıt verildi ve ona “Bunu bana yapmayacaktın M.” diye yazı yazdırıldı. Kadının sevgilisinin yazdığı yazı karakteri de olay yerinde yazılan yazıya hiç uymuyordu. “İKİ AY ÖNCE HIRSIZ GİRMİŞTİ” Olay basın tarafından ilgiyle takip ediliyordu. Televizyon kanalları apartmandakilerle röportajlar yapıyordu. Bir genç, ölen genç kadının annesinin kendi evlerini arayarak kızına ulaşamadığını söylediğini anlatırken, bir başka genç ise öldürülen kadının evine iki ay önce hırsız girdiğini söylüyordu. Apartmanda oturan komşusu olan genç adam iki haftadır öldürülen Fatma adlı kadını görmediğini iddia ediyordu. REKLAM PANTOLONDAKİ İZ DİKKAT ÇEKTİ Mustafa’yı serbest bıraktığını anlatan cinayet uzmanı Mehmet Kuşoğlu, karakola giderek, ifade alınması için çağrılan kişileri inceliyordu. Kuşoğlu, cinayeti çözecek ayrıntıyı nasıl yakaladığını şöyle anlattı: “Kadının komşularının ifadeleri karakolda alınıyordu. Şüphe duyacağım kişi olursa onu alıp cinayet masasına götürüp sorgulayacaktık. Karakolda bir genç dikkatimi çekti. Pantolondaki bir leke gözüme çarptı. Böyle silinmiş bir kan lekesine benziyordu. Bu kim dedim, bu apartmanda oturan biriymiş karakola ifade vermeye gelen annesini almaya gelmiş. Bu cinayette bir boğuşma olmuş ve kan mutlaka katilin kıyafetine bulaşmıştır diye düşünüyorduk.” KATİL BU GENÇ ÇIKTI Şüpheli gördükleri kişiyi karakoldan alarak ekip otosuyla cinayet masasına götürdüklerini anlatan Cinayet Uzmanı Kuşoğlu, şöyle devam etti: “Biz bunu sorguya aldık. Sorguda cinayeti itiraf etti. Tabi o yıllarda teknoloji bu kadar gelişmemişti. Biz yaptığımız sokak çalışmaları ve sorgu tekniklerimizle olayları çözüyorduk. Bunun üzerindeki pantolonu da aldık incelemeye gönderdik. O kan lekesi de öldürülen kadına ait çıktı. Böylece katilimizi birkaç gün içinde tespit ettik.” YAZIYI ŞAŞIRTMAK İÇİN YAZMIŞ Duyanları şaşkına çeviren cinayet vakası kısa sürede çözülmüştü. Bu Gayrettepe Cinayet Masası için çok önemli bir olaydı. Kadıköy’de işlenen cinayetin ardından bu önemli cinayetin de çok zaman kaybı olmadan çözülmesi, üst düzey yetkilileri sevindirmişti. Cinayeti itiraf eden katil zanlısı, yazıyı hedef şaşırtmak için yazdığını söyledi. İfadesinde, öldürdüğü komşusun Mustafa adında sevgilisi olduğunu bildiğini, cinayetin ardından yakalanmamak için sevgilisini işaret eden yazıyı yazdığını belirtti. Bununla yetinmeyen cinayet masası ekipleri, katil zanlısına “Bunu bana yapmayacaktın M.” yazısını yazdırdılar. Şüphelinin yazdığı bu yazı karakteri de olay yerinde aynaya yazılan yazıyla uyum sağlıyordu. ŞAŞIRTAN FİNAL Cinayeti bir bir anlatan katil zanlısı tutuklandı. Ortaya çıkan resim ise şaşırtan bir final oldu. Katil zanlısı, olay günü televizyon kanallarına “Eve iki ay önce hırsız girmişti. Ben iki haftadır kendisini görmüyorum” diye konuşan genç çıkmıştı. Olay sonrası hiçbir şey olmamış gibi çevrede dolanan ve gezinen katil zanlısı, yaşananları izleyerek hareket etmeye çalışıyordu. Cinayeti genç kadının sevgilisine yöneltmek için aynaya yazı yazan katil zanlısı, televizyon kanallarına da röportaj verip, “Bu eve 2 ay önce hırsız girmişti” diyerek, vahşetin bir hırsızlık olduğu algısını yaratmaya çalışmıştı. Tüm bu numaraları yapan katil zanlısının unuttuğu tek şey vardı o da karşısında cinayet masasının Sherlock Holmes’ları vardı. BİRÇOK CİNAYETİ ÇÖZDÜLER Katili kısa sürede yakalayan 45-46 kodlu cinayet masasının ekibi yani Mehmet Kuşoğlu, Hikmet Karasu ve Elazığlı Hüseyin’den oluşan ekip birçok önemli cinayet dosyasını çözdü. Yıllarca cinayet masasında çalışan Mehmet Kuşoğlu, emekli olduktan sonra memleketi Gaziantep’e yerleşti.
GÜNDEM
22 dakika önceGÜNDEM
1 saat önceGÜNDEM
5 saat önceGÜNDEM
5 saat önceGÜNDEM
8 saat önceGÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
10 saat önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.